Orman yangınlarını, aşırı ısınmış hava, nem oranının iyice düşmesi yanmaya hazır orman florası ve örtüsü tetikliyor. Ülkemiz de küresel iklim değişikliğinden payını fazlasıyla alıyor. Peki çözüm sadece ağaç dikip, orman alanlarını ağaç dikerek büyütmeye çalışmak ve yangına sebep olabilecek insan kusurlarını azaltmaya çalışmak mı?
Ülkemizin orta ve batı kesimi ciddi kuraklık yaşıyor. Belli bölgelerde yeraltı suları 500 metrenin de altına inmiş durumda. Devasa obruklar oluşuyor. Göller kuruyor. Ancak halen yeterli su olmamasına rağmen mısır gibi çok su isteyen, aşırı su buharlaşmasına sebep olan bitkilerin tarımı yapılıyor.
Ülkenin bir kesmi susuzluktan kırılırken orta ve doğu karadenizde aşırı yağışlar sellere, torak kaymalarına sebep oluyor.
Ülkenin bu sorunlarına bütüncül çözüm üretilmesi için coğrafyanın tümden ele alınıp ülke yararına projeler yapılmalı. Yanlış tarım uygulamalarına son verilirken su varlığı kullanımı dengeli dağıtılacak şekilde düzenlenmeli.
Yılın büyük çoğunluğunda aşırı yağış alan ve sellere sebep olarak yıkımıon yaşandığı karadeniz bölgesinden, bölgenin doğal yapısına zarar vermeden denize dökülme noktalarında oluşturulacak tatlı su toplama havzalarında toplanan su pompa ve su tünelleri kilometrelerce ötedekiiç kesimlere akatarımı yapılabilir. Doğalgaz ve petrol için yapılan boru hatları bunun olabileceğinin örnekleri. Kaldıki Çin bunu yıllar önce planlayıp uygulamaya koymuş. Ülkenin bol yağış alan ve su zengini güneyinden kurak olan kuzey kesimine milyonlarca ton suyu kanal, ve yapay nehirlerle aktaarıyor. Bu sayede ülkenin birçok kurak yöresi tarım alanına dönüşürken su ile birlikte ağaç ve orman alanları uygun floranın oluşması ile artırılıyor. Suyun değerinin çok daha iyi anlaşılacağı on yıl sonra geç kalınmamış olması için acil bu tür kapsamlı projelerin hayata geçirilmesi gerekiyor. Elbette suyun da etkin, doğru ve bilinçli kullanılması da şart. Daha güzel, yeşil ve yaşanır bir TÜRKİYE dileğimle...
Süleyman Kollu